14 Mart 2022 Pazartesi

75. BAFTA ve 27. Critics' Choice Kazananları Açıklandı

27.'si düzenlenen Eleştirmenlerin Seçimi (Critics' Choice) ve Britanya Film ve Televizyon Sanatları Akademisi’nin (BAFTA) düzenlediği 75. BAFTA Ödülleri sahiplerini buldu. Aşağıdaki listede BAFTA kazananlarının tam listesi, Critics' Choice'ta ise sinema bölümünün kazananlarının listesi yer alıyor.

75. BAFTA ve 27. Critics' Choice Kazananları Açıklandı

75. BAFTA 2022 Kazananları:
  • En İyi Film: The Power of the Dog
  • En İyi Kadın Oyuncu: Joanna Scanlan (After Love)
  • En İyi Erkek Oyuncu: Will Smith (King Richard)
  • En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu: Ariana Debose (West Side Story)
  • En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu: Troy Kotsur (CODA)
  • En İyi Britanya Filmi: Belfast
  • İngilizce Olmayan Bir Dilde En İyi Film: Drive My Car
  • En İyi Belgesel: Summer of Soul (or, When the Revolution Could Not Be Televised)
  • En İyi Animasyon: Encanto
  • En İyi Yönetmen: Jane Campion (The Power of the Dog)
  • En İyi Özgün Senaryo: Paul Thomas Anderson (Licorice Pizza)
  • En İyi Uyarlama Senaryo: Siân Heder (CODA)
  • En İyi Özgün Müzik: Dune (Hans Zimmer)
  • En İyi Ses: Dune
  • En İyi Oyuncu Seçimi: Cindy Tolan (West Side Story)
  • En İyi Görüntü Yönetimi: Greig Fraser (Dune)
  • En İyi Kurgu: Tom Cross ve Elliot Graham (No Time to Die)
  • En İyi Prodüksiyon Tasarımı: Patrice Vermette ve Zsuzsanna Sipos (Dune)
  • En İyi Kostüm Tasarımı:Jenny Beavan (Cruella)
  • En İyi Makyaj & Saç
  • Linda Dowds, Stephanie Ingram ve Justin Raleigh (The Eyes of Tammy Faye)
  • En İyi Görsel Efekt: Dune
  • En İyi Kısa Animasyon (Britanya): Do Not Feed the Pigeons
  • En İyi Kısa Film (Britanya): The Black Cop
  • Çıkış Yapan Britanyalı Yönetmen, Yapımcı ya da Senarist: The Harder They Fall – Jeymes Samuel (Yönetmen/Senarist)
  • Yükselen Yıldız – İzleyici Ödülü: Lashana Lynch

Critics' Choice 2022 Kazananları:
  • En İyi Film: The Power of the Dog
  • En İyi Erkek Oyuncu: Will Smith, King Richard
  • En İyi Kadın Oyuncu: Jessica Chastain, The Eyes of Tammy Faye
  • En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu: Ariana DeBose, West Side Story
  • En İyi Genç Erkek Oyuncu: Jude Hill, Belfast
  • En İyi Oyuncu Kadrosu: Belfast
  • En İyi Yönetmen: Jane Campion
  • En İyi Komedi: Licorice Pizza
  • En İyi Animasyon: The Mitchells vs the Machines

11 yorum:

  1. Uvvv, Belfast için beklenen olmuş galiba Oscar'ı da alır bu gidişle diyebilir miyiz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bafta'da İngiliz yapımı filmler arasında After Love ve Belfast'ın eli güçlüydü. Belfast'a vermişler ödülü. Kadın gözüyle After Love'u da izlemek lazım... Belfast'ın The Power of the Dog varken ödülü alabileceğini düşünmemekle birlikte ihtimalleri çokta göz ardı etmemek lazım. Benim gönlüm Power'dan yana :)

      Sil
  2. Tam film listesi hazırlamak için uğraşıyordum. Hemen aklıma sizin bloğunuz geldi :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler :) Çıkacak listeyi merak ettim :)

      Sil
  3. Power of Dog'u izleyeceğim aralarından ödül alması da izle diyor :)

    YanıtlaSil
  4. gönlüm dune dan yana ama oskarı power a ve campion a vercekler, kadın yönetmenlere pek oskar verilmediği için, versinler zaten, filmi dune a yönetmeni campion a verselerdi keşke :) belfast ta bir hata vardı, o din savaşlarını ingiltere dışı izleyici nerden bilsin, bilenler anlardı :) hand of god ı ikinci kez izledim, ne şeker film yaa :) uluslar arasında bütün filmleri bulamadım, worst person yok ortalıkta, reprise filmini çok sevdiğim yönetmenin :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Uzun bir süre önce daha adaylıklar belli olmadan, eleştirmen bir abimiz vardı, Dune için "Devam filminin çekileceği açıklandığından kazanacağından şüpheliyim Akademi'nin seri filmlere farklı bir bakışı var" demişti. Bilmiyorum gerçek olur mu Dune'a verirler mi vermezlerse de devam filmi için şansı devam eder mi muallaktayım ben.
      Worst person'ı izledim :) Başlarda kıza biraz gıcık kaptım ama film öyle bir yere evrildi ki diyaloglar, duygular beni benden aldı diyeyim. Unutmam ben o filmi. Sonlardaki kısmıyla benim kuşağın gençlik yıllarını da temsil ediyor ayrıca...
      Britanya, İrlanda, İskoçya bu ülkelerin tarihlerine bir İskoç filminden dolayı bir ara dalmıştım ama din konusunda sadece üstün körü bilgi sahibiyim. Ken Loach'ın filmleri de zihnimde uzaklarda kaldı. Belfast'da din kısmını yönetmenin gözünden ne gördüysem kabul ettim yani.
      Hand of God, bazı sahneleriyle beni hem şaşırttı hem üzdü. Bir de kız kardeş olayı var o kısım bayağı bir komik geldi :)) Güzel filmdi vesselam ama Uluslararası film kulvarında Drive My Car var. Ki hala izlemedim :))

      Sil
    2. yeni filmlerin eksiğini iyice çözdüm yaa :) yeni yönetmenler eski yönetmenler gibi değiller. yani 2000 öncesi yönetmenler dramı, öykü anlatmayı, kurguyu biliyorlar, yeniler bilmiyor şu dramaturgi denen olayı :) örnekse, drive my car, uzun, aslında konu iyi giderken, adam var, intikam var, provalar var, hepsi iyi de şoför kadının hikayesinin araya girmesi filmi bozuyor, yani o kısmı atarsak, yarım saatini filan filmin, düzgün olcak film, ama hikayeyi çatışmayı dramı bozuyor o hikaye, the lost daughter da öyl kadının hikayesi iyi iken araya hikayeler giriyor gereksiz ve ed harris in rolu tamamen gereksiz, bu da filmin kurgusunu düşürmüş, bergman adasında da var bu, filmin ilk yarısı çok iyi, sonra ikinci yarıda bozuluyor, ikinci senaryo girince filme, bozuluyor ritm, yeni yönetmenler kesinlikle sinema bilmiyorlar :) campion biliyor çünkü o eski biri ve piyano gibi bir filmi var yani :)

      Sil
    3. Bergman Adası'nda anlatılan hikayeyi sahiplenmiş ve gelişmeleri merakla izlerken bambaşka bir dünyaya geçiş yapmış gibi hissetmiştim.
      Karanlık Kız filminde kurguda sorun yaşamadım. Flashbackler filmi bitirdiğimde yerine oturmuştu. Ed Harris sahneleri geldiğinde tatil aşkı yaşarlar mı diye bir beklenti tomurcuklanmıştı. Fakat onun rolüne daha farklı bir anlam yüklenmişti galiba. Mesela yemek sahnesi vardı Ed Harris yemeğin parasını ödeyince kadın teşekkür etti ama sonra canı sıkıldı ve yemeği yemeyi bıraktı... Sinemadaki sahnede gençlere sözünü geçiremeyip bir erkek devreye girdiğinde kadının morali yine bozuldu. Erkeklerin onun alanına girmelerini kabullenemiyor gibi bir durum vardı. Bu tip ana karakteri tanıtıcı sahnelerde Ed Harris gibi oyuncuları araç olarak kullanmışlar. Ed Harris yerine daha az tanınan bir oyuncu kullansalardı amaca daha iyi hizmet edebilirdi belki de... Kitapla senaryonun bire bir uyduğu söyleniyor. Kitaba sadakat kurguda sorun çıkarabiliyor demek ki...
      Japon filmini bu gidişle izleyemeyeceğim galiba:)
      Yeni yönetmenler kurguyla zihin jimnastiği yaptırmayı seviyorlar ama klasik anlatımı seven seyirciyi ellerinden kaçırıyorlar.

      Sil
  5. bu sene bu kadar biyografi filminin olmasının açıklaması, amerikan sineması zor durumda yani, hikaye üretemiyorlar artık, oscar da son birkaç yıldır kötü uyduruk filmleri aday yapıyor, oscar dükkanı kapatacak bu gidişle, eski etkisi ve gücü kalmadı :) biyografi türü aslında ayrı bir oskar olmalı belki :) oskarın devri bitiyor gibi duruyor :)

    YanıtlaSil
  6. Thi Power of the Dog benim de keyifle izlediğim bir film oldu.

    YanıtlaSil

Film Gündemi Copyright © 2019 Tüm Hakları Saklıdır...
Sayfa Başına Dön