28 Ocak 2018 Pazar

Sevgisiz 2017

Sevgisiz / Loveless (2017)

Final sahnesine kadar boşanan bir ailenin sorunlarıyla ve kaybolan bir çocukla ilgili olduğunu düşündüğüm Sevgisiz (2017) adlı Rus filmi, aralarda sinyal vermesine rağmen son dakikalarında bariz bir sürpriz yapıp beni ters köşeye gönderdi.
Filmin finalinde, kadın kahramanımız, üzerine 'Russia' yazan bir eşofman geçirdi ve koşu bandında koşmaya başladı. Film boyunca nazarımda 'olumsuz bir tipleme olan kadın' üzerine o eşofmanı giyip yorgun bir ifadeyle gözlerimin içine bakınca Muhteşem Rusya! imajım da yerle yeksan oluverdi...
Sevgisiz (2017)  Maryana Spivak anne rolünde
Filmin ilk ve son sahnelerinde, nüans farkıyla (kurdele farkı) birbirinin benzeri olan karlı orman ve nehir görüntüleri vardı. Bahsettiğim bu sahnelere, piyanonun hep aynı notalarına basıldığı bir müzik parçası eşlik etti. Bu benzerlik taşıyan görüntüler ise bana, kırılamayan, olumsuz anlamı olan bir döngüyü ifade etti.
Bu tespitten sonra iki yorumda bulunabilirim. İlkinde film bana; "Ben hayatın kendisiyim. Ne denli iyi/kötü olaylar yaşarsanız yaşayın değişmem öylece sürer giderim" diyordu.
İkinci yorumumu ise yazının girişinde bahsettiğim, üzerinde 'Russia' yazan eşofman yüzünden yapıyorum. Politik eleştiriye giren filmle ilgili aklıma şu mesaj yerleşiverdi;  "Benim soğuk iklimli sorunlu ülkemde yaşıyorsunuz, problemlerinizle devleti meşgul etmeyin, çözüm bulamam, hayatınız nasılsa öyle devam eder"

Andrey Zvyagintsev

Rus Yönetmen Andrey Zvyagintsev'in Dönüş (2003) ve Elena (2011) isimli filmlerini daha önce izlemiştim. Önemli yapımları arasında yer alan Leviathan (2014) ise izlenmeyi bekleyen filmlerim arasında bulunuyor. Zvyagintsev, son çektiği Loveless filmiyle hatırı sayılı bir başarı yakaladı. Son olarak Oscar'a aday gösterildi. İzlediğim üç film (Dönüş, Elena, Sevgisiz) durağan bir hıza sahip ancak ilgiyle izlediğim dram türünde filmlerdi. Hepsi bir şekilde ölümle bağlantılıydı. Genel olarak mesafeli hatta soğuk ilişkilerin konu edildiği filmlere, soğuk iklim kuşağında bulunan Rusya'nın havası ve doğal tasvirleri de eklenmişti.
Yönetmen Andrey Zvyagintsev şimdiye kadar hepsi Dram türünde olan 5 film çekti. İzlediklerimin içinde en 'sıcakkanlı' olanı yönetmenin ilk çektiği, bir babanın evine uzun yıllar sonra dönüşünü anlattığı Dönüş / Vozvrashchenie (2003) isimli filmidir.
  • (2017) Sevgisiz / Loveless / Nelyubov 7.9
  • (2014) Leviathan / Leviafan 7.6
  • (2011) Elena 7.3
  • (2007) Sürgün / Izgnanie 7.7
  • (2003) Dönüş / Vozvrashchenie 8.0

Sevgisiz / Loveless (2017) Konusu

26 Ocak 2018 günü ülkemizdeki sinemalarda gösterime giren Sevgisiz / Loveless (2017) adlı film, Akademi'nin "Yabancı Dilde En İyi Film" dalındaki ödülüne Rusya'dan aday olarak seçildi. Filmde, boşanmak üzere olan bir çiftin tek çocuklarının kayboluşu ve onu arama çalışmaları anlatılıyor. Konu ve diğer detaylar için Vizyon Filmleri yazımı ziyaret edebilirsiniz.
Yazının devamında, iki fotoğraf arasında bulunan bölümde spoiler bulunmaktadır.
Sevgisiz (2017) Matvey Novikov, Alyosha rolünde
Sevgisiz filminin ana karakteri olan Alyoşa, boşanmak üzere olan anne ve babasının tek çocuğu ve kazara doğmuş. Fragmanda yer alan ve annesinin bu doğumla ilgili anlattıklarından bunu öğreniyoruz. Ayrılma kararı alan anne ve babası oturdukları evi satışa çıkarmışlar. Filmin hemen başlarında 12 yaşındaki Alyoşa'nın günlük rutini olan okul sahneleri yer alıyor. Okuldan dönerken yolunun üzerindeki ormanda ağır hareketlerle yürüyen çocuk, eve yaklaştığında binaların önünde oynayan diğer çocuklarla ilgilenmiyor. Evine geldiğinde ise dersinin başına oturuyor. Evi gezmeye gelen müşterilerin yanında annesinin -ağlak, saygısız- şeklinde hakaretlerine maruz kalıyor. Akşam olduğunda ise anne ve babası Alyoşa'nın ayrıldıktan sonra kimin yanında kalması gerektiğine karar vermeye çalışıyor. Bu konuşmalar başından itibaren bir tartışma havasında geçiyor. Zira ebeveynler Alyoşa'nın yanlarında kalmasını istemiyor. Sebebi ise her ikisinin de yeni hayatlar kuracakları birer sevgililerinin olması. Tartışma bitip yataklarına çekilmek üzere oldukları bir sırada -filmin unutulmaz iki sahnesinden biri- kameralar Alyoşa'nın çığlık çığlığa bağıran, korku dolu sessiz ağlamasına odaklanıyor... Ertesi gün Alyoşa keyifsiz bir kahvaltıdan sonra okuluna gitmek üzere evden koşarak çıkıyor.
Annesi ve babasının Alyoşa'nın yokluğunu anlaması ise neredeyse iki gün sürüyor!
Nelyubov (2017)
Sevgisiz / Loveless (2017)

Sevgisiz (2017) Film Yorumu

Filmin ilk bölümünde Alyoşa, onun anne ve babası, onların sevgilileri ve aralarındaki ilişkilerle, Alyoşa'nın anneannesi karakterlerine odaklanılıyor. Sevgisiz filminin ikinci ana bölümünü ise kaybolan çocuğu arama çalışmaları oluşturuyor.
İki saat süren filmde, neredeyse tüm karakterlere bulaşan bir mutsuzluk haliyle karşılaşıyoruz. Kış mevsiminin hüküm sürdüğü film boyunca havanın mı daha soğuk yoksa karakterlerin mi daha soğuk olduğu bence tartışmaya kapalı. İlişkiler mesafeli, anneanneden kızına, anne ve babadan oğullarına geçen bir sevgisizlik, mutsuzluk durumu hâkim. Yönetmen sanki ezelden beri genlerle taşınan bir mutsuzluk durumunu izleyiciye sergilemek istiyor. Andrey Zvyagintsev, son sahnelerde yaşanan bir olayla -gelecek nesiller için bir umut yok- mesajını sağlam bir şekilde veriyor.
Sevgisiz (2017) Kayıp Çocuk Alyoşa
Sevgisiz (2017), dram türünü seven, yetişkin izleyiciler için tavsiye edilebilecek bir film.
Yapım, sorumsuz bir ailenin çocuğunun ortadan kaybolması, devletin birimlerinin olaya dâhil olma -olamama- şekli ve arama çalışmaları sıralamasını takip ediyor. Seyircinin filmi dinamik bir şekilde  izlemesini ise Alyoşa'nın başına gelenleri öğrenme isteği sağlıyor.

19 yorum:

  1. Tavsiye için teşekkürler canım.
    Sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Sevgiler diliyorum bende. :)

      Sil
  2. Alyoşa'ya çok üzüldüm zaten gerçek hayatta o kadar çok çocuk kayboluyor ve çoğu maalesef bulunamıyor ya da ölüsü bulunduğu için çok üzüldüm, umarım filmin sonu mutlu bitiyordur. :( Değilse kesinlikle izlemek istemem çok etkileniyorum:( Rusya, Gorbaçov'dan sonra çok dağıldı sadece ülke olarak dağılmayı kastetmiyorum, her şeyiyle dağıldı, yozlaştı halbuki Tolstoy'un, Dostoyevski'nin, Çaykovski'nin ve nice ünlü sanatçının, büyük bir kültür, uygarlığın olduğu süper bir ülkeydi. :(
    Eline, emeğine sağlık Zülal'ciğim. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Müjde Abla komik gelecek ama filmin sonunu bende bilmiyorum. :))
      Son'la ilgili kişisel bir yorumum var ama buraya yazamayacağım.
      Filmi rahat izlersiniz bence. Ortada üzücü bir hikaye var ama duygu sömürüsü yapılmıyor.
      Bir dönem Rusya'dan çok önemli sanatçılar çıktı. Ülkenin namını ileriye götürecek yeni sanatçıları var mı açıkçası bilmiyorum. Olsaydı haberim olurdu sanıyorum.
      Değerli yorumun için çok teşekkür ediyorum :)
      Rusya'nın

      Sil
  3. Sahi Rus filmleri demişken naçizane bir film önermek istiyorum sana, senin eleştirini okumayı çok isterim. Tesadüfen bir,iki ay önce (gerçi zaman konusunda çok şaşırıyorum) televizyonda hangi kanal unuttum izledim, çok geç bir saate koymuşlardı, Leningrad Kuşatmasını konu almıştı, gerçek olay olduğundan soluk soluğa izledim, çok güzeldi yaaaa keşke bir daha gösterseler dedim çünkü yarısında açmıştım televizyonu.:(

    Sevgiyle kal:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Film acaba Leningrad (2009) ismini mi taşıyor? Eski bir versiyonu daha varmış ama ismi farklı olabilir. O isme ulaşamadım şu an.
      Geçenlerde Liam Neeson'un oynadığı, konusu trende geçen film vizyona girdiğinde, bir filmden bahsetmiştin; The Lady Vanishes (1938) bir Hitchcock filmiydi. Onu izledim bugün. Konu artık yıllanmış olduğundan, benzerlerini izlediğimden heyecanlı gelmedi ama oyuncular aşırı tatlıydı. İyi ki bahsetmişsin iyi ki izlemişim diyorum :)

      Sil
    2. Zülal'ciğim olabilir, daha eski versiyona benzemiyor gibiydi. Çok beğendim ben ama genelde savaş filmlerini çok seviyorum normalde kadınlar pek sevmez, ben babama çekmişim:))))aaa Lady Vanishes'i izlemene sevindim, olabilir tabii çok eski film, hep derim zevkler, renkler meselesi, ben de oyuncuları özellikle kaybolan yaşlı teyzeyi çok sevmiştim:)) Beni kırmayıp izlediğin için çok teşekkürler:)aslında bunun yenisini çekmeli daha güzel olur:)

      Sil
  4. Yazından anladığım kadarıyla adını oldukça hak eden bir film olmuş.
    Rus sineması özel ilgi duyduğum bir sinema değil ama nedense bu filmi merak ediyorum.

    Eline sağlık yorumların için

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yaralara parmak basan bir film çıkmış ortaya. Insanlar arasindaki iliskilere mesafeli yaklaşılmis. Soğuk gibi görünse de gerçekçi olması dikkatle izletiyor filmi.
      Film güzel. Fena değil.
      Teşekkür ediyorum.😊

      Sil
  5. Spoiler kısmını okumadan diğer yazdıklarını okudum. Değişik ve anladığım kadarıyla ucu açık sonlu bir film..
    Şu ucunu açık bırakmadan iyi ya da kötü biryere bağlasalar filmleri ne olur sanki :) Bu mudur, şu mudur diye son yazmak hoşuma gitmiyor benim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Spoiler kısmında neredeyse ilk 45 dakikayı yazmışım. Filmi adım adım keşfetmek isteyenler o paragraftan kesinlikle uzak durmalı. :))
      Evet, filmin sonu açık bırakılmış. Sanıyorum yönetmenler filmin üzerinde daha fazla kafa yorulması için bu yolu seçiyorlar. Bazı filmlere yakışıyor bu durum...
      Bir takım ipuçlarını değerlendirerek ben bir hüküm verdim aslında. Ama yazamıyorum buraya :)
      Film Oscar alırsa tekrar masaya yatırırız :)

      Sil
  6. Tavsiye için teşekkür ederiz :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Devletin aciz kaldığı durumlarda STK'larının ne denli önemli olduğunu hatırlatan bir yapımdı.
      Bende teşekkür ediyorum. :)

      Sil
  7. Alyoşa'ya üzüldüm şimdi. Filmin adı filme çok uygun desene.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İsimdeki olumsuzluk filmin iliklerine kadar işlemiş durumda...
      Alyoşa'yı canlandıran çocuk iyi oynamış. Etkiliyor insanı. Teşekkür ediyorum :)

      Sil
  8. Mutsuzluk, sevgisizlik ve sorumsuzluk sonucu kaybolan bir çocuk.. Filmin konusu üzücü.. yazıyı okurken garip bir ruh haline büründüm.. Filmi izlerkenki halimi düşünemiyorum bile..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Filmi izlerken bir annenin doğurmuş olduğu çocuğa düşmanca davranması nasıl bir duygu olabilir düşüncesi geçti aklımdan. Ebeveynlere kızdım. Bir kırılma noktası olacak ve her şey yoluna girecek diye umutla bekledim. Film, bu ve benzeri duyguları yaşattı bana. Üzücüydü hakikaten. İnsan böyle olayların yaşanmamasını diliyor.
      Teşekkür ediyorum yorumun için. :)

      Sil

Film Gündemi Copyright © 2019 Tüm Hakları Saklıdır...
Sayfa Başına Dön